Radyo Gedik Füsun Önal’ı Ağırladı

İsak’la Tarz-ı Hayat’a konuk olan Füsun Önal, cazdan Türkçe popa uzanan müzik kariyerini, fotoğraf sergilerini ve yazarlık çalışmalarını anlattı. 60’lı yılların sonunda başlayan sanat yaşamında Oh Olsun, Senden Başka gibi parçalarla tanınan Önal düzenlediği fotoğraf sergilerini ve yazdığı kitapların yaşamındaki yerini paylaştı.

Sanat hayatına müzik ile başlayan ve ilerleyen yıllarda fotoğraf ve yazarlık alanında da üretimler yapan Füsun Önal, hayatındaki dönüm noktalarını İsak Behar’ın sunduğu İsak’la Tarz-ı Hayat’ta paylaştı. Önal, ilk yıllarda sahnelerde yer almasına annesinin karşı çıktığını söylüyor: “Ankara’da Erol Pekcan Orkestrası kız bir solist arıyordu. Başvurdum ve beni seçtiler. Daha önce de konservatuarın tiyatro bölümünü kazanmama rağmen göndermemişti. Ben de buna tepki verir gibi orkestraya dahil oldum. 11 yıldır piyano çaldığımı ve İngilizce bildiğimi söyleyince bana birtakım caz plakları verdi ve sözlerini çıkarıp çalışmamı istedi. Biraz da inadımın sonucu olarak hem caz söyledim hem de üniversiteye gittim. İyi ki de oldum, çünkü bana iyi bir temel sağladı.

“Beni ilk meşhur eden “Senden Başka” Oldu”

70’e yakın albümü olmasına rağmen belli başlı şarkılarıyla tanınmaktan şikayetçi olduğunu söyleyen Önal, “Senden Başka şarkısıyla tanınmaya başladım. İkinci olarak Oh Olsun sonrasında Ah Nerede. Bu üç şarkı bana üç Altın Plak ödülü getirdi. O zamanın adetiyle şarkısı meşhur olanlar Yeşilçam’da da oynuyordu, ben de bu şarkıların yer aldığı filmlerde oynadım. Bir yandan benim yer almadığım filmlere de ilham oldular. Tarık Akan’dan dolayı Ah Nerede ön plana çıktı” şeklinde konuştu.

“Hair ile Tiyatroya Başladım”

Tiyatro ve özellikle müzikallerde de yer alan Önal, “Lüküs Hayat’ı Haldun Dormen yönetiminde TRT için çekmiştik. Münir Özkul abimi oynuyordu, Altan Karındaş, Ali Poyrazoğlu, Suna Keskin, Suna Selen, Pekcan Koşar gibi birçok önemli sanatçı yer alıyordu. Rıza Silahlıpoda’nın Ritim 68’le sahneye çıkarken Engin Cezzar’dan Hair müzikalinde oynamamı teklif etti. Orijinalini izlemeden sahnelemeye başladığım bir oyundu. Dünyadaki ünlü müzikallerin Türkiye’deki versiyonlarında yer almak benim için büyük bir şanstı” diye ekledi.

“Yazıyla da Kendimi İfade Etmeyi Seviyorum”

Müzik ve tiyatro yanında yazarlık yönü de olan Önal’ın 20’ye yakın kitabı bulunuyor. Kitaplarının yazım sürecini anlatan Önal, “Bir fotoğraf sergimin açılışında fotoğraflarımın altındaki yazıları gören Tarık Dursun K. kendi tabiriyle esprili dilimi beğendiğini söyleyip beni kitap yazmaya teşvik etti. Aziz Nesin de ilk kitabımda bir giriş sözü yazarak yazarlığımı takdir ettiğini söyledi. Kitaplarım herkes tarafından bilinmiyor ama bilmesi gereken, araştıran kişiler biliyor. Bu da benim için yeterli. Müzik ve fotoğrafın yanında kendimi yazıyla ifade etmeyi seviyorum” dedi.

Füsun Önal’ın konuk olduğu İsak’la Tarz-ı Hayat’ı buradan dinleyebilirsiniz.