Farklı Ülkelerde Çalışmak Ön Yargıyı Azaltıyor

Şirin Yelmen Oktar ile Çalışan Annenin İş Yaşam Dengesi‘nde bu hafta Uplift People Consulting Kurucusu Serap Zel farklı kültürlerde çocuk yetiştirmenin etkilerini ve çalışan kadınların para ve işe yaklaşımını anlattı.

Çalışan anne olmak ev içi sorumluluklarla profesyonel iş hayatının getirdiği sorumlulukları aynı anda üstlenmek demek. Üstelik bu durumu yurt dışında, bize farklı gelen bir kültür içinde yaşamak ise oldukça farklı bir deneyim.Danimarka, ABD gibi farklı ülkelerde işe alım uzmanı olarak çalışan Serap Zel ülkeden ülkeye çalışan annelerin iş haklarının değiştiğini söyledi: “Danimarka’da doğum izinleri bir yıldan fazla ve ücretli. Burada devlet desteği de önemli ölçüde. ABD’de ise 2 hafta, en fazla ise 1 aylık doğum izni veriliyor. Fakat burada kişinin çevresindeki düzen çok önemli. Eğer kişinin kendine kurduğu düzen yerinde ise hayatındaki değişkenlerin olumsuz etkisi çok olmuyor.”

“Genellemelerin Yanlış Olduğunu Anladım” 

Farklı kültürlerle tanışmanın hataları tolere edebilme yeteneğinin artırdığını belirten Zel, “Kendimizi farklı koşullarda daha iyi tanıdığımız gibi farklı kültür ve insan davranışlarını da daha iyi tanıdığımı düşünüyorum. Önceden çok daha fazla genelleme yapardım fakat şimdi bunu yapmıyorum. Örneğin, ‘oranın insanı hep öyledir’ sözünün yanlış olduğunu da fark ettim. Ve başkalarının tabularını da yıkmak konusunda çaba sarf ediyorum. Başkalarının beni eleştirmesi veya övmesini ikinci planda bırakıyorum çünkü yaptığım işi en iyi şekilde yapmaya çabalıyorum” diye ekledi.

“İş Çıkışı Doktora Derslerini Tamamladım”

Ülkeler arasındaki çalışma farklılığına değinen Zel, “ABD’de Avrupa ülkelerinden tamamen farklı bir çalışma sistemi var. ‘Az insan çok iş’ mantığı var. Sürekli olarak yoğun tempoyla çalıştım. Bu dönemde Emre Kongar’ın kızı Elif Kongar Türk network’ü aracılığıyla tanıştım. Kendisi bir üniversitenin bölüm başkanıydı ve beni doktora yapmam konusunda teşvik etti. Annelik ve iş yoğunluğuna rağmen bana ilham oldu ve doktoraya 3 ay sonra başladım. İş çıkışında çocuğumu emzirdikten sonra derslere koşuyordum. Bir yıl boyunca haftanın üç akşamı bu şekilde devam etti. Ve 2,5 yıl sonucunda haf doktoramı tamamladım” dedi.