MENOPOZ BİR YENİDEN YAPILANMA DÖNEMİ!

Sevgili Menopoz: Kendimize Şefkatle Yaklaştığımız Bir Yolculuk

Pelin Bozkurt Bilgiç ile Sevgili Menopoz programında bu hafta, menopozun gizemli dünyasına yolculuğa çıkıyoruz!

“Bu Normal mi?” sorusu hepimizin dilinde

Menopoz geldiğinde en çok sorduğumuz soru bu oluyor: Bu da menopozdan mı? Unutkanlık, aniden dolan gözler, boğaza oturan o yumru… Bazen bedenimizin ve ruhumuzun verdiği sinyalleri anlamakta zorlanıyoruz. Yalnız değiliz, kırılgan hissetmemiz normal. Ancak bilmeliyiz ki menopoz bir son değil; bir dönüşüm. Kadının yeniden yapılanma dönemi.

1. Buzdolabının önünde kendini buluyorsan…

Evet, yeme atakları! Çoğu kadının gece buzdolabı önünde kaşıkla donup kaldığı bir an olmuştur. Ama orada aradığımız şey, bir tabak tatlı değil aslında. Belki bir nefeslik huzur, belki bir sarılma. Bu dönemde hormonlar değişiyor, serotonin düşüyor ve tatlıya yöneliyoruz. Ama unutma, bu senin iradesizliğin değil. Bedenin yeni haline uyum sağlamaya çalışıyor.

Minik Öneriler:

• Aç mıyım, yoksa duygusal bir boşluğu mu doldurmak istiyorum? sorusunu kendine sor.

• Bir çay demle – rezene, melisa, tarçın… şefkat gibi sarar seni.

• Küçük bir defter tut. Buzdolabı öncesi ve sonrası duygularını yaz.

• Tatlı değil, şefkat arıyoruz. Ve bazen o şefkati kendimize biz vermeliyiz.

2. “Her şey üstüme geliyor!”

Bir bakış, bir cümle… ve gözyaşları… Evet, bu duygusal dalgalanmalar da çok yaygın. Bu senin zayıflığın değil, iç sesinin seni artık duyması için çığlık atması. Duygusal patlamalar, hormonların dansından ibaret.

Ruhuna İyi Gelecekler:

• Güne kalbine dokunarak başla: “Bugün hangi duygumun bana ihtiyacı var?”

• Bir duygu ajandası tut. Yazamıyorsan renklerle ifade et: “Bugün karıncalı bir turuncuyum.”

• Aromaterapik su karışımlarıyla ruhunu şımart: Limon, bergamot, avuçlarına sür ve derin bir nefes al.

3. “Cildim bana küstü mü?”

Önceden ışıldayan cilt artık beş ürünle bile nemlenmiyor, saçlar inceliyor, dudaklar kuruyor… Bu da menopoz. Ama çaresiz değiliz.

Bakım İçin Tüyolar:

• Avokado, zeytinyağı, keten tohumu gibi sağlıklı yağları beslenmene ekle.

• Susam yağı ile duş sonrası masaj yap.

• Bedenini sevgiyle besle.
  Ve birlikte tekrar edelim:
  “Ben dönüşüyorum ve bu bedeni yeniden sevgiyle beslemeyi öğreniyorum.”

4. “Cazibem azaldı mı?”

Hayır! Cinsellik, sadece hormonlarla değil, özsaygı, özgürlük ve kabul ile ilgilidir. Bu dönemde cinsellik biçim değiştirir ama değerinden bir şey kaybetmez.

Cinselliğe Destek:

• Yılan yılan, gül, adaçayı, portakal yağı gibi uçucu yağlarla kendine alan yarat.

• Dokun, nefes al, hisset.

• Cinsellik bir bedensel uyanıştır, utanılacak değil, kutlanacak bir dönüşümdür.

“Her yerim ağrıyor, neden?”

Kemikler sızlıyor, çünkü östrojen azalınca kemik yoğunluğu da azalıyor. D vitamini eksikliği, hareketsizlik de ağrılara sebep oluyor.

Kemik Dostu Adımlar:

• D vitamini seviyeni ölçtür.

• Günde 20 dakika yürüyüş.

• Duvar pilatesi mucizeler yaratıyor.
  Ama unutma:
  “Kemikler sadece bedenimizi değil, yaşadıklarımızı da taşır.”
  Belki artık yüklerini bırakma vaktidir.