SAĞLIĞIN YENİ DİLİ: BİOREZONANS İLE TANIŞIN
Written by Ece Çokal on 28 Nisan 2025
Biorezonans Nedir?
Dr. Mehmet Portakal ile Biraz Sağlık Konuşalım programında bu hafta, Hakan Usta ile Biorezonans konusunu ele alıyor.
Vücudumuz sadece fiziksel bir yapı değil; aynı zamanda elektromanyetik bir sistemdir. Her hücremizin, her organımızın kendine özgü bir frekansı vardır. Sağlıklı hücreler belirli bir frekansta titreşirken, hastalıklı hücrelerin frekansı değişir. Biorezonans, işte bu frekans farklılıklarını tespit ederek vücudun dengesini yeniden sağlamayı hedefler.
Bu yöntemin kökeni yaklaşık 30 yıl öncesine dayanıyor ve bugün geldiği noktada vücutta saniyeler içinde milyonlarca veri toplayabilecek cihazlar geliştirildi. Hatta analiz doğruluk oranı %96’lara kadar ulaşmış durumda.
Nasıl Uygulanıyor?
Biorezonans seansı oldukça basit ve rahat bir şekilde uygulanıyor.
Danışanlar bir koltukta otururken, elektrotlar veya kulaklık benzeri aparatlar yardımıyla vücuttaki frekanslar okunuyor ve analiz ediliyor. Seans süresi ihtiyaca göre değişse de genellikle 15 ila 60 dakika arasında sürüyor.
Bu uygulamada cihaz, sağlıklı frekansları güçlendirirken patolojik yani bozucu frekansları ayıklıyor ve dengeyi yeniden kuruyor. Yani hem teşhis hem de tedavi sürecinde destekleyici bir rol oynuyor.
Hangi Alanlarda Kullanılıyor?
Biorezonans, birçok sağlık alanında etkili bir tamamlayıcı yöntem olarak kullanılabiliyor:
-
Romatizmal hastalıklar
-
Kronik yorgunluk ve enerji düşüklüğü
-
Besin, polen ve hayvan tüyü alerjileri
-
Bağışıklık sisteminin desteklenmesi
-
Bağımlılık tedavileri (özellikle sigara bırakma)
-
Stres yönetimi ve detoks programları
-
Kilo kontrolü ve metabolizma desteği
-
Cinsel sağlık ve performans iyileştirme
Özellikle bağımlılık tedavilerinde, beyindeki bağımlılıkla ilgili bölgelerde elektriksel iletimin desteklenmesi sayesinde çok olumlu sonuçlar elde edilebiliyor.
Kimler İçin Uygun?
Biorezonans her yaş grubunda güvenle kullanılabiliyor. Sadece hamileler ve kalp pili taşıyan kişiler için bazı kısıtlamalar bulunuyor.
Yan etkisinin olmaması ve vücudun doğal frekanslarına uyumlu çalışması, yöntemin güvenilirliğini artırıyor.
Evde Kullanılabilir mi?
Geliştirilen küçük, taşınabilir cihazlar sayesinde kişisel kullanım da mümkün. Özellikle kronik sağlık takibi yapmak isteyenler için bu tür ev cihazları oldukça pratik bir destek sunuyor.
Geleceğin Tıbbı mı?
Tıp dünyası artık hastalıkları tedavi etmekten ziyade hastalık oluşmadan önce önleyici yöntemlere daha fazla odaklanıyor. Biorezonans da tam bu noktada devreye giriyor:
Kişinin vücudundaki potansiyel riskler henüz belirti vermeden tespit edilerek, sağlıklı yaş alma süreçlerine destek olabiliyor.
DNA dizilimi ve hücresel düzeyde yapılan çalışmalarla da uyumlu olan bu yöntem, kişiye özel sağlık yönetimi kavramını güçlendiriyor. Böylece uzun ve sağlıklı bir ömür için önemli bir destek aracı haline geliyor.
Vücudumuz bir orkestradır; her organ, her hücre kendi notasında titreşir. Biorezonans, bu orkestranın doğru frekansta kalmasına yardımcı olan bir şef gibidir.
Modern tıbbın tamamlayıcı unsurlarından biri haline gelen bu yöntem, önümüzdeki yıllarda sağlığımızı koruma ve geliştirme yolunda daha fazla hayatımıza girecek gibi görünüyor.
Unutmayın, sağlık yalnızca hastalıkların yokluğu değil, enerjinin ve dengenin varlığıdır.