DEPREME KARŞI İŞİN ŞİFRESİ PLANLAMA
Written by Radyo Gedik on 15 Şubat 2023
Hande Demirel ile Günaydın Deprem Özel yayınına katılan Mimar Doç. Dr. Mehmet Zafer Akdemir, depreme karşı şehir planlamanın önemine dikkat çekerek önümüzdeki dönemde inşa edilecek yeni şehirlerde şehir planlamasının buna göre düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.
Depreme karşı sağlıklı ve dayanıklı bina inşası, zemin iyileştirmesi ve denetlemelerin yanında şehir planlaması da önemli bir etken. Şehir planlaması, sadece günlük yaşam şehirdeki düzenli akışı değil aynı zamanda olağanüstü durumlarda da şehir sakinlerinin can güvenliğini korumasını sağlıyor. Günaydın Deprem Özel yayınına katılan İstanbul Gedik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Zafer Akdemir, afetlere karşı doğru şehir planlamasının önemini şu sözlerle anlattı: “Kent planlanmasında eğer doğru yöntemler uygulansaydı ve nazım planları afetleri de hesap ederek yapılsaydı, depremlerin günlük yaşamımıza etkisini konuşmamıza gerek kalmayacaktı. Geçmişte İller Bankası’nın, Devlet Planlama Teşkilatı’nın yaptığı çalışmalarla kentlerin imarları düzenli bir şekilde planlanıyordu. Planlama disiplininin ne kadar önemli olduğunu vurgulamamız gerekiyor. Kentsel dönüşüm uzun zamandır gündemimizde. Bu dönüşümün de sadece bina bazında değil şehir planlamacılığı dahil edilerek uygulanmalı.
İstanbul Depremi İçin Yapılabilecekler Neler?
Kahramanmaraş’ta yaşanan deprem sonrasında kamuoyu potansiyel İstanbul depremi konusunda ne yapılabileceğini merak ediyor. Geçmişteki çalışmalara değinen Akdemir, “2010 yılında İBB bünyesinde İstanbul Metropolitan Planlama Bürosu kuruldu. Bu kapsamda farklı üniversitelerden birçok akademisyen şehrin gelecek planlarını yaptılar. Fakat bu sırada İstanbul da büyümeye devam etti. Şehrin büyüme oranının zaman içerisinde planda öngörülen eşiği aştığını düşünüyorum. Ayrıca 6306 sayılı Afet Yasası’nın da değişikliklere ihtiyacı var. Çünkü Afet Yasası riskli alanları değil, risksiz alanların yapılaşmasını içeriyor. Ayrıca zemin raporları, deprem zemin incelemelerinin sürekli olarak güncellenmesi ihtiyacı var. Deprem bölgeleri yeniden gözden geçirilmeli”
İstanbul başta olduğu birçok şehirde kentsel dönüşümün planlı ve hızlı bir şekilde gerçekleşmesi gerektiğini ekleyen Akdemir, “Kamu idaresinin, belediyelerin, üniversitelerin bir arada çalışması gerekli. Kentsel dönüşüm sadece binaların fiziksel dokusunun değiştirilmesi anlamına gelmiyor. Aynı zamanda fiziksel, sosyo-kültürel ve ekonomik değişimleri hesap edilmeli. Kentsel dönüşüm Türkiye’de ilk olarak 90’lı yıllarda dillendirilmeye başlandı ama bu kavram sadece fiziksel olarak ele alınıyor.”