Merkez İyimserliği Devam Eder mi?

Written by on 2 Ağustos 2023

Yeni ekonomi yönetiminin ilk enflasyon raporu sunumu geçen hafta gerçekleşti. Önceki döneme oranla daha gerçekçi hedeflerin konulduğu belirtilen raporu İş Portföy Genel Müdür Yardımcısı Nilüfer Sezgin Ekonomi Sohbetleri’nde yorumladı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın yeni başkanı Hafize Gaye Erkan kamuoyu önünde ilk enflasyon raporu sunumunu gerçekleştirdi. Erkan, TCMB’nin 2023 yıl sonu tahminini yüzde 22,3’ten yüzde 58’e çıkardığını belirtti. Erkan, TCMB’nin temel amacının fiyat istikrarı olduğunu ifade etti. Hande Demirel ile Ekonomi Sohbetleri’ne konuk olan İş Portföy Genel Müdür Yardımcısı Nilüfer Sezgin raporun birçok açıdan iyimser olduğunu fakat faiz konusunda piyasaların beklentisinin karşılanamadığını söyledi: “Bu ay yüzde 30 civarında bir politika faizi olması beklenirken şu anda yüzde 17,5 seviyesindeyiz. Para politikalarındaki sıkılaşma hedefi de belirtilmedi. Reel faizin pozitife dönüp dönmeyeceği faiz artışının hangi seviyede olacağı da cevap aranan konulardan bazılarıydı. Başkanın verdiği mesajlar arasında politika faizi ile piyasa faizi arasındaki kopukluğun giderilmesine ilişkin çalışma yapılacağı önemliydi.”

Mevduat faizinde geri çekilme yaşandı

Enflasyonun yüzde 60 olduğu bir ortamda politika faizlerini neden yüzde 10,5 oranında? Sezgin sorulması gereken sorunun bu olduğunu söyleyerek, “Merkez Bankası enflasyon ve fiyat istikrarının yanında finansal istikrarı da sağlamak olduğu için böyle bir durum yaşıyoruz. Finansal istikrar için baktığımızda o kadar çok makro ihtiyati düzenleme vardı ve bunlar bankacılık sisteminin işlevselliğini öyle bir kilitlemişti ki örneğin mevduat faizi referans alınarak herhangi bir kredi fiyatlandırması yapılamıyordu. O oranda kredi faizinden kredi vermek mümkün değildir. Regülasyonlar sebebiyle yani bankalar artık mevduat toplasa dahi bunu krediye çevirmeyecek bir noktaya gelmişti. Dolayısıyla o noktayla kıyasladığında yapılan makro ihtiyati düzenlemeler mevduat faizinde geri çekilmeye sebep oldu” dedi.

Dış finansman desteği önem kazandı

Yakın gelecekte stagflasyon riskini değerlendiren Sezgin, “Konuşulması gereken konu mevduat faizinin yüzde 30-35 bandında enflasyonun ise yüzde 60’a doğru gittiği bir yerde dövize yönelimin nasıl sınırlandırılabileceği de önem taşıyor. Dövize erişimin sınırlanamayıp kur üzerinde baskı oluşturması, döviz arzının yetersiz kalması ve cari açığın artmaya devam etmesi ekonomide ani bir yavaşlamaya yeni açabilir. Düğümün çözümü ise dış finansman desteği. Yabancı fonlar son dönemde artışta ama bu fonların oranı da Türkiye’nin büyüklüğüne oranla oldukça az. Rezervlerimiz iyileşti fakat hala kırılganlığa devam ediyor. Yılın son çeyreği ise mevsimsel olarak cari açığın daha yüksek seyrettiği bir dönem olduğu için daha zorlu olacak. Turizm gelirlerinin azalması, enerji giderlerinin artmasıyla birlikte özellikle Kasım ve Aralık ayında yüklü bir dış borç ödemesi var.

İş Portföy Genel Müdür Yardımcısı Nilüfer Sezgin’in konuk olduğu Ekonomi Sohbetleri’nin tamamına buradan ulaşabilirsiniz:


Current track

Title

Artist

Türkiye'nin ilk ve tek kurumsal internet radyosu

Background