Şenay Gürler Radyo Gedik’e konuk oldu

Geçtiğimiz kültür sanat sezonu içerisinde oynadığı üç farklı tiyatro oyunu ile adından söz ettiren Şenay Gürler İsak’la Tarz-ı Hayat’a konuk oldu. Ben Türkan Saylan, Medea’ya Göre Ahlak ve Richard gibi oyunlarda sahnede yer alan sanatçı sanat yaşamını ve güncel çalışmalarını paylaştı.

Gürler bu sezonki tek kişilik oyununda Türkan Saylan’ı canlandırdı

Özellikle kadın oyunlarının bu sezon içerisinde yaygın olduğunu söyleyen Gürler, bu durumun sevindirici olduğunu kaydetti: “Bu oyunlardan biri de tek kişi oynadığım ‘Ben Türkan Saylan’ oldu. Türkan Hanım’ı oynamak oldukça sorumluluk hissettiren bir olay benim için. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ni kurmuş birçok öğrenci yetiştirmiş değerli bir isim. Açıkçası biraz endişelendim nasıl olacak diye. Levent Üzümcü Tiyatrosu’nun da ilk oyunu oldu, Cengiz Toraman yazıp yönetti. Geçen sezonda oynadığım Medea’ya Göre Ahlak da bu sezon devam etti. Çok önemli bir tragedyayı bir mit karakterini canlandırdım. Benim oynadığım daha çağdaş bir halidir. Anaerkil toplumdan ataerkil topluma giden tanrısal güçlere sahip olan bir kadının yaşadıkları anlatılır. Ve benim yer aldığım oyun dışında Medea’yı ele alan iki oyun daha sahnelendi. Aynı zamanda günümüze de seslenen, alt metninde feminizm de olan bir oyun.”

Avrupa Yakası’na nasıl katıldı?

Gürler, geniş kitlelerce ilk olarak Avrupa Yakası dizisinde canlandırdığı Fatoş karakteri ile tanındı. Gürler, dizinin bu kadar başarılı olmasında Gülse Birsel’in etkili olduğunu söylerken diziye katılmasını şu şekilde anlattı: “İlk olarak dizinin uygulayıcı yapımcısı Atilla Aslan beni aradı. Sonrasında Gülse ile tanıştım. Bana Fatoş rolünü teklif ettiler. Bu kadar kısa sürede kabul ettiğim bir proje hiçbir zaman olmamıştı. Birinci bölüm birkaç defa çekildi. Hümeyra ve Ata Demirer geldi. Bence oynadığın karaktere inanmak ve eğlenmek çok önemli. Herkes komediyi küçümser alam komedi oldukça zor bir alan çünkü komedi bir matematiğe sahiptir. Bununla birlikte 5.5 yıl süren muhteşem kadrosu olan bir dizi ortaya çıktı.”

Gülse Birsel’in gözlem yeteneğinin de diziyi üste taşıdığını söyleyen Gürler, “Aslında geleneksel aile yapısından da unsurlar var. Bütün karakterler hayatın içerisinde. Büyük abartılar olmadan hayattaki karakterleri canlandırdık. Bu da Gülse Birsel’in gözlem ve kaleminin yeteneğini gösteriyor” şeklinde konuştu.

Ruhumuzdaki çocuğu korumalıyız

Günlük hayat içinde komik biri olduğunu söyleyen Gürler, “Normalde kimse benim komik olduğumu tahmin etmez.

Gürler, Semih Saygıner için “Dışarıdan sert görünse de oldukça komik biri” diyor.

Çünkü ruhumuzdaki çocuk yanı çok zor ama çok güzel bir durum. Hayatta kendi kendimize oyunlar oynamalıyız, kendimize rağmen. Neden çocuk gibi olup istediğimiz esprileri hala yapamayalım” diye ekledi. 9,5 yıldır birlikte olduğu Milli Bilardo Sporcusu Semih Saygıner ile olan ilişkisini anlatan Gürler, “Semih dışarıdan çok sert gibi görünse de aslında çok komik biridir. Semih, bizim birlikteliğimizin başlamasından bir yıl sonra bilardoya geri döndü ve zorlu bir süreç geçirdi. Fakat her zaman çalıştı ve kendine format attı. Aslında hayat da böyle, yeniliğe açık oldukça genç kalıyorsun. Şu an Güney Kore’de, Kore Bilardo Ligi’nde oynuyor” dedi.

Programın tamamını buradan dinleyebilirsiniz: