Senfoni ile Kuvayi Milliye Destanı
Written by abayraktar on 31 Ağustos 2022
Bu yılki 30 Ağustos Zafer Bayramı, hiç şüphesiz ki Afyon Kocatepe’den başlayan ve İzmir’de sonuçlanan Büyük Taarruz’un 100. yılı olması nedeniyle ayrı bir öneme sahip. İBB, bu 30 Ağustos’u Nazım Hikmet’in Kuvay-i Milliye Destanı ile Moğollar’ı aynı sahnede buluşturdu.
Milli bayramlar, belediyelere halkın eğlenebileceği konserler düzenlemesi için bir sebep yaratıyor. Bazı belediyeler ise günün önemini göz ardı ederek eğlenceyi ilk sıraya koyuyor. Eğlence elbette ki gerekli fakat o günün özelliğini düşündürecek konser ve dinletilere yer vermek daha etkili olmaz mı? Böylece ders kitaplarında basma kalıp bilgilerle yer verilen önemli günlerin gerçek anlamı daha yakından hissettirilebilir. İBB de Büyük Taarruz’un 100. yılı için düzenlediği etkinlik ile 30 Ağustos’un sadece bir konser gecesi olamayacağını hatırlattı. 55 yıldır sahnede olan Moğollar ile CRR Senfoni Orkestrası ve korosu aynı sahneyi paylaştı.
“Baba Moğollar’ı Çok Sevdim”
Yenikapı’daki etkinlik alanı bu sefer bir kutlamaya ev sahipliği yapıyor. Biri ülkenin yarım yüzyılına tanık olmuş bir grup diğeri ise İstanbul’un kültür sanat hayatına düzenlediği etkinlikler ile can veren bir orkestra. 19.00’da açılan konser alanına girmeden önce belediyenin Büyük Taarruz’un 100. yılı anısına bastırdığı kartpostallar ve Atatürk rozetleri ikram ediliyor. Düzenli bir kalabalık, kendisi için hazırlanmış sandalye ve tribünleri dolduruyor ve meraklı bir bekleyiş başlıyor. Hemen arkamda en büyüğü 15 yaşında olan bir genç grubu. Grup müzik etkinliklerinden konuşuyor, düzenlenen konserlerin pahalılığından yakınıyor. Çoğu özel konser salonlarında düzenlenen etkinliklerin yükselen döviz ile artan fiyatları can yakıyor ama alternatifler de devam ediyor. Yanımda oturan 10 yaşlarında bir çocuk babasını konser hakkında bilgi edinmek için sorulara boğuyor. Sonunda meraklı bekleyiş bittiğinde ve konser başladığında ise şarkı aralarında şunu söylüyor: “Baba konser çıkışı keşke sokakta görsek Moğollar’ı, ben onları çok sevdim.” 76 yaşındaki Cahit Berkayi 72 yaşındaki Taner Öngür ve 55 yıllık Moğollar 10 yaşında bir hayran kazanıyor.
1972 tarihli Ağrı Dağı Efsanesi ile başlayan konser, Cem Karacalı şarkılarla devam ediyor ve grubun protest parçası “Dinleyiverin Gari” ile sona eriyor. Alkışlarla kulise giden Moğollar için sahne arkasından da güçlü tezahüratlar geliyor. Seslerin sahibi ise 15 dakika sonra Kuvayi Milliye Destanı’nı seslendirecek olan CRR Senfoni Orkestrası ve korosu.
Destan Senfoni ile Birleşti
80 kişilik koroya ve CRR Senfoni Orkestrası’na İBB Şehir Tiyatrosu’nun genç kuşak 4 sanatçısı anlatıcı olarak eşlik ediyor. Edip Tepeli Nergis Öztürk, Mert Turak ve Selen Öztürk anlatımlarıyla senfonik konserin şiirsel yönünü destekledi. Rutkay Aziz ve Savaş Dinçel’in başrollerini paylaştığı 1994 yapımı Kurtuluş dizisinden aşina olduğumuz Muammer Sun ve Murat Cem Orhan’ın besteleriyle sahneye taşınan Kuvayi Milliye Destanı bir yandan sinevizyon gösterileri ve insansız hava araçlarıyla yapılan figürlerle tekrar Nazım Hikmet’in ne kadar önemli bir yazar olduğunu bizlere hatırlattı. CRR Senfoni Orkestrası’nın Nazım Hikmet’in sesini sezon içinde de sahneye taşıması dileğiyle.