Üniversite Hayatındaki Çalışmalar Kariyeri Şekillendiriyor
Written by Radyo Gedik on 2 Mayıs 2023
Mezuniyet dönemi yaklaştı. Farklı bölümlerden birçok öğrenci mezun olduktan sonra iş hayatına atılmayı bekliyor. İyi bir kariyer için ise üniversite döneminde yapılan stajlardan sosyal sorumluluk çalışmalarına kadar birçok faaliyet önem kazanıyor. Kariyer Avcıları programına konuk olan MBT İnsan Kaynakları Danışmanlık Firması Kurucusu Aslı Bayırbaşı, iş yaşamına atılmak için hazırlanan gençler için atılacak adımları ve insan kaynakları alanındaki gelişmeleri anlattı.
Üniversite eğitimi boyunca gönüllülük faaliyetleri içinde yer almanın önemini anlatan Bayırbaşı, “Bahçeşehir Üniversitesi Avrupa Birliği Bölümü’nde lisans eğitimimi tamamladım. O dönemde Türkiye’de Avrupa Birliği üzerine ciddi çalışmalar vardı. Hatta Avrupa Birliği Bakanlığı da bulunuyordu. Üniversite okurken farklı sivil toplum kuruluşlarının projelerinde gönüllü olarak yer aldım. İş hayatına da yarı zamanlı olarak STK’larda başladım. Eğitimle birlikte iş hayatına da bu şekilde atıldım. Mezuniyet yaklaşırken ise hangi işi yapacağım sorusu kafamı kurcalamaya başladı. Çünkü devlet memuru olmanın bana uygun olmadığını anlamıştım. Yaptığım stajlar bunda etkili oldu. Bu yüzden yapılan stajların, kariyeri şekillendirmek konusunda etkili olduğunu söylemeliyim. Sonrasında insan kaynakları alanının bana en yakın iş alanı olduğunu anladım” dedi.
Üniversitede de İş Hayatına Hazırlanmak Mümkün
“Üniversiteden mezun olununca tek amaç iş bulmak ama bu iş alanları da çevrede duyulan az sayıdaki meslek çeşidi oluyor” diyen Bayırbaşı, “Bizde hep maaşımızı alabileceğimiz, garantili meslekler olsun anlayışı var. Halbuki üniversite hayatında farklı alanlarda yapılan stajlar, öğrenci kulübündeki çalışmalar ve gönüllülük faaliyetlerinde yer almak insanı farkında olmadan iş hayatına hazırlıyor” şeklinde konuştu.
Linkedin Yardımcı Oldu
Mezun olduktan sonra çevresince devlet memuru olması için yönlendirildiğini söyleyen Bayırbaşı, “Kendimi mezun olurken ortada hissettim. Çünkü AB ile Türkiye ilişkiler ortada. Önümde iki yol vardı. Linkedin’i aktif kullanmaya başlayınca insan kaynakları ve satış alanlarında ilerleyebileceğimi anladım. İş başvurularını da insan kaynaklarına yaptığımız için bu nasıl bir meslek merakıyla bu alana yöneldim. Çünkü insanları tanımanın, sohbet etmenin ve öğrenmenin bana daha uygun olduğunu anladım. Bunun üzerine Linkedin’de 30’a yakın insan kaynağı uzmanına mesaj attım. Bu alana yönelmek istediğimi ve tavsiyelerini istedim. Bana kitap öneren, özgeçmiş hazırlamamı sağlayan ve özgeçmişimi farklı uzmanlara dağıtan kişiler oldu. Ve İK alanındaki çalışma hayatım bu şekilde başlamış oldu” diye anlattı.
Deneyim Değil Araştırma İsteği Önemli
Türkiye’de staj yapmak için bile deneyim istendiğini ekleyen Bayırbaşı, “Staj başvurusu yaptığımda benden de deneyim bekleyen firmalar oldu. Nedenini bilmeden elendiğim mülakatlar oldu, hiçbir geri dönüş olmadı. Burada araştırma ve kendini geliştirme konuları çok önemli. Araştırmaya daha az zaman ayırıyoruz. Kendimizden ziyade arkadaşlarımızın ne yaptığına veya popüler gündeme takılı kalabiliyoruz. Halbuki biraz araştırma yaparak önümüzde farklı ufukların açıldığını görebiliriz. İnternet sayesinde bu çok kolaylaştı. Staj ve mülakatlarda da göstermemiz gereken deneyim değil, içinde taşıdığımız potansiyel. Bu potansiyeli de araştırarak ve kendimizi geliştirerek gösterebiliriz. Sorulan soruların cevabını bilmiyor olabilirsiniz, bu normal. Ama sorulan soru hakkında hiçbir bilgi olmaması yerine fikir sahibi olmak bizi bir adım ileriye götürür. Karşı tarafa da içimizdeki potansiyeli ve araştırma isteğini iyi bir şekilde vermiş oluruz. Stajdan önce okulda yapılan girişimcilik faaliyetleri de araştırma isteğimiz olduğunu İK uzmanlarına veriyor. İlanlarda ‘deneyim aranıyor’ yazsa bile aslında deneyim veya araştırma isteği olan kişiler aranıyor şeklinde bakılması gerekir” şeklinde belirtti.
Girişim Öncesi Yol Haritası Çıkarılmalı
Girişimcilikte genellikle sonuca ve başarıya odaklanıldığını söyleyen Bayırbaşı, girişimcilere sadece sonuca değil fikir ile sonuç arasındaki sürece odaklanmaları gerektiğini vurguladı: “Fikrin geliştirilmesi ve sonuca ulaşılması süreci çok meşakkatli. Burada belli bir zaman ve enerji harcanması gerekiyor. Bazen maddi hatta manevi kayıplar da yaşanıyor. Bundan dolayı uygulama öncesi ciddi bir ön araştırma yapılması önem kazanıyor. Her şeyi tamamen ön görmemiz mümkün değil. Ama fikrimizle ilgili araştırmalar yapmak ve o alanda çalışan kişilerle görüşmek bize avantaj sağlıyor. Bundan dolayı fikirleri yazmak önemli ama yol haritası çıkarmak da gerekiyor.”
Programın tamamını buradan dinleyebilirsiniz: