GELECEĞİN YATIRIM ALANLARI

Gülay Güner ile Finans programında bu hafta, geleceğin yatırım alanlarını ele alıyor.

YAPAY ZEKA EKONOMİNİN MOTORU MU?

Öncelikle yapay zekanın ekonominin motoru olmasından bahsedelim. Yapay zeka, son yıllarda birçok sektörde devrim yarattı. Sağlıktan finansa, otomotivden perakendeye kadar geniş bir yelpazede etkisini gösteriyor.

Sağlık Sektöründe Yapay Zeka: Hastalık teşhisi, görüntüleme analizi, tedavi planlaması ve ilaç keşfi gibi birçok alanda kullanılıyor. Bu teknolojiler, sağlık hizmetlerinin daha etkin ve erişilebilir olmasına yardımcı oluyor.

Finans Sektöründe Yapay Zeka: Risk yönetimi, dolandırıcılık tespiti, otomatik ticaret ve müşteri hizmetleri gibi birçok alanda kullanılıyor. Bu sayede finansal hizmetler daha hızlı, doğru ve verimli hale geliyor.

Otomotiv Sektöründe Yapay Zeka: Otonom sürüş sistemleri, araç içi deneyimler ve güvenlik sistemlerinde kullanılıyor. Ulaşım sektörü de yapay zeka tabanlı trafik yönetimi ve akıllı ulaşım sistemleri gibi alanlara yatırım yapıyor.

Perakende Sektöründe Yapay Zeka: Müşteri segmentasyonu, pazarlama otomasyonu ve stok yönetimi gibi alanlarda kullanılıyor. E-ticaret şirketleri, yapay zeka tabanlı öneri sistemleri ile kişiselleştirilmiş alışveriş deneyimleri sunarak rekabet avantajı elde ediyor.

ROBOTİK TEKNOLOJİLER VE ENDÜSTRİYEL OTOMASYON

Endüstriyel otomasyonun geleceği açısından robotik konusuna bakacak olursak, robotik teknolojiler üretim süreçlerinden sağlık hizmetlerine kadar birçok alanda devrim yaratıyor.

Endüstriyel Otomasyon: Üretim hatlarında robotik montaj ve paketleme sistemleri, otomatik depolama ve stoklama sistemleri gibi çözümlerle verimliliği artırıyor ve maliyetleri düşürüyor.

Sağlık Sektöründe Robotik: Robot destekli cerrahi sistemler ve yapay zeka destekli tedavi yöntemleri, sağlık sektöründe önemli bir yer tutmaya başladı. Bu teknolojiler, cerrahi operasyonların daha güvenli hale gelmesini sağlarken hastaların iyileşme sürecini de hızlandırıyor.

Lojistik Sektöründe Robotik: Otomasyon sayesinde hızla dönüşüyor. Robotlar ve otomatik taşıma sistemleri, depo ve lojistik merkezlerinde verimliliği artırıyor. Robotik sistemler, fabrikalarda insan sayısının azalmasıyla birlikte “karanlık fabrika” dediğimiz sürece nasıl adım adım yaklaşıldığını gösteriyor.

TÜRKİYE’NİN GELECEĞİN YATIRIM ALANLARINDAKİ POTANSİYELİ

Türkiye, genç nüfusu ve teknolojik adaptasyon kabiliyetiyle dikkat çekici bir ülke. Girişimcilik ekosistemi, küresel ölçekte gelişme potansiyeli taşıyan bir pazar olarak öne çıkıyor. Türkiye’den çıkacak yeni “unicorn”ları (değeri 1 milyar doların üzerinde olan girişimler) görmek artık şaşırtıcı olmayacaktır. Girişimcilik kültürünün yaygınlaşması ve regülasyonların destekleyici hale gelmesi, bu potansiyeli hayata geçirmede kritik rol oynuyor.

YAPAY ZEKA VE ROBOTİK YATIRIMLARINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Yapay zeka ve robotik teknolojilerine yatırım yaparken uzun vadeli bir strateji belirlemek önemlidir. Bu teknolojiler kısa vadede hemen sonuç vermeyebilir. Bu yüzden sabırlı olunmalı ve uzun vadeli hedefler net bir şekilde belirlenmelidir.

Yapay zeka sistemleri büyük veri setlerine dayanır ve bu verilerin güvenliği kritik öneme sahiptir. Ayrıca yapay zeka sistemlerinin yanlış verilerle eğitilmesi ayrımcılık ve eşitsizlik yaratabilir. Bu nedenle veri güvenliğini sağlamak ve etik sorunları önlemek için güçlü politikalar geliştirmek gerekir. Kamu otoritesi, üniversiteler ve STK’lar gibi büyük oluşumlara bu konuda önemli görevler düşmektedir.

Yapay zeka, robotik ve teknoloji sektörleri, geleceğin yatırım alanları olarak öne çıkıyor. Bu alanlara yapılan yatırımların sadece finansal getiri sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda toplumsal fayda yarattığı da unutulmamalıdır. Türkiye’nin bu alandaki potansiyeli doğru stratejilerle değerlendirildiğinde, küresel ölçekte başarıyı yakalamak mümkündür.

TÜRKİYE’DE YAPAY ZEKA, ROBOTİK VE OTOMASYON ALANINDA FAALİYET GÖSTEREN FİRMALARA ÖRNEKLER

Türkiye’de yapay zeka, robotik ve otomasyon alanlarında faaliyet gösteren firmalardan bazıları şunlardır:

• Sağlık: 19 Mayıs Üniversitesi ve önde gelen bir bilişim firması iş birliğiyle geliştirilen yapay zeka tabanlı büyük veri modeli (Sağlık ÇPT) ve Evimdeki Psikolog.

• Finansal Hizmetler: Yapay zeka tabanlı chatbot ve sanal asistan çözümleri geliştiren CBOT, sürekli öğrenen yapay zeka platformları geliştiren Tazi AI ve yapay zeka ile büyük veri analitiği konusunda çözümler sunan Etiya.

• Otomotiv: Otomotiv sektörüne yönelik yapay zeka ve görüntü işleme çözümleri sunan Ailogy ve yapay zeka kullanarak araçlara uzaktan yazılım güncellemesi sunan Ford Türkiye.

• Perakende ve E-ticaret: Yapay zeka ile tahmine dayalı gerçek zamanlı büyüme tavsiyeleri sunan BirTıkMetrik.

• Endüstriyel Otomasyon: Endüstriyel elektrik ve otomasyon alanlarında çözümler geliştiren Bitek Otomasyon ve Schneider Elektrik.

• Lojistik ve Depo Otomasyonu: Oyak Grubu şirketlerinden 10 Saniye Lojistik ve depo otomasyon sistemleriyle hizmet kalitesini artırmayı hedefleyen Ayaz Lojistik.

Bu firmalar, Türkiye’de yapay zeka, robotik ve otomasyon alanlarında öne çıkan örneklerden sadece birkaçıdır ve bu örneklerin hızla çoğalması beklenmektedir.

GELECEĞİN MESLEKLERİ VE GENÇLERİN HAZIRLIĞI

Gençler için en önemli konulardan biri de geleceğin meslekleridir. Geleceğin mesleklerine hazırlanmanın ilk adımı, gençlerin kendi ilgi alanlarını, yeteneklerini ve değerlerini iyi tanımasıdır.

Özellikle teknoloji alanında, hangi konulara ilgi duyduklarını ve hangi becerilere sahip olduklarını belirlemeleri ve bu becerilere uygun bir kariyer yolu seçmeleri önemlidir. Gençlerin programlama, veri analizi, yapay zeka ve dijital pazarlama gibi alanlarda beceri kazanması, onları gelecekteki iş gücü için daha donanımlı hale getirecektir.

Üniversiteler, yüksekokullar, sertifika programları ve online kurslar, gençlerin kariyer yollarını belirlerken önemli mihenk taşlarıdır. Deneyimli profesyonellerden alınacak mentorluk ve rehberlik hizmetleri de kariyer planlamasında değerli katkılar sunar.

Gençlerin ulusal ve uluslararası düzeyde düzenlenen teknoloji yarışmalarına ve staj programlarına katılması, pratik deneyim kazanmaları ve güçlü bir network oluşturmaları büyük önem taşır. Teknoloji sürekli değişim içinde olduğu için gençlerin yaşam boyu öğrenme yaklaşımını benimsemeleri, güncel trendleri takip etmeleri ve kendilerini sürekli geliştirmeleri gerekmektedir.

Ayrıca teknoloji kullanımında etik değerlere ve toplumsal sorumluluğa önem vermek gerekir. Gençlerin sadece teknik becerilerle değil, aynı zamanda sosyal farkındalıkla da donanımlı bireyler olarak yetişmesi, daha yaşanılabilir bir dünya için önemlidir.